EEPROM ve FlashROM Arasındaki Fark
Eskiden, elektronik cihazların, işlevlerini yerine getirmesi için ihtiyaç duyduğu tüm verileri tutmak için uçucu olmayan bir şekilde depolanması gerekiyordu. Gelişme, EPROM'un ve onun halefi olan EEPROM'un (Elektriksel Olarak Silinebilir Programlanabilir Bellek) oluşturulmasına yol açtı. EEPROM'un baskın özelliği, programcının belleğe gömülü veriyi bir defada bir bayt olarak değiştirebilmesi ve ona verilere nasıl girdiğine daha fazla denetim sağlayabilmesidir. Ancak bu yöntem, özellikle verilerin silinmesi sırasında çok uzun sürebilir. EEPROM, elektronik ortamda büyük oranda kullanıldı, bunlar nakliye işleminden önce yalnızca birkaç kez programlandı ancak yamalar aracılığıyla güncellenebilir. Bunun bir örneği, bilgisayarımızın BIOS'u (Temel Giriş Çıktı Sistemi) tutan çip olacaktır. Daha fazla işlevler eklemek veya nakliye sırasında keşfedilmemiş bir hatayı düzeltmek için üretici firmanın güncellemeleri ile yeniden programlanabilir.
Flash bellek, bellek bölümlerini bloklara bağlayan EEPROM'un bir dalı. Flaş belleğe veri yazma işlemi hala bayt seviyesinde yapılsa da, içeriğin silinmesi, bloğun bir bütün olarak silinmesi anlamına gelecektir. Bu özellik, flash belleğe EEPROM üzerinde hız avantajı sağladı. Flash bellek, bir sabit diske kıyasla çok daha az güç ve daha dayanıklı olduğu için çok popüler oldu; Aşırı ısı, basınç ve hatta suyun içine dalabilir bile. Flash bellek yaşlanma disketlerinin ani halefini, yalnızca dayanıklılığı açısından değil aynı zamanda büyük kapasitesi ve nispeten küçük boyutu için de kullandı. Flaş belleğinin tek dezavantajı, EEPROM gibi, başarısız olmadan önce belirli bir miktarda veri döngüsünün sürdürebilmesidir.
EEPROM ve Flash, bugün hala çok yaygın olarak kullanılan iki hafıza çeşididir. Öyle gözükmese de, flash, kullanıcının cihazın genel hızını artırmak için büyük veri bloklarını silmesine izin veren yalnızca EEPROM özel bir versiyonu. Farklılığa rağmen, hafızanın her iki formunun da yakın gelecekte hala varolduğu açıktır.