Mali ve Para Politikası Arasındaki Fark
Maliye politikası ve para politikaları, hükümetler tarafından bir ekonominin ekonomisine ivme kazandırmak için kullanılan araçlardır ve bazen aşırı büyümeyi azaltmak için kullanılırlar. Maliye politikası, devletin parayı tahsil ve harcama ile kontrol ettiği temel ilkedir. Bu, hükümetin belirli bir döneme ait maliye politikasında ortaya çıkmaktadır.
Hükümet, mevcut fonun ekonomide manipüle edilmesine çalışmaktadır. Bu, hükümetin para politikasında tanımlanmaktadır. Pürüzsüz işlemler için para biriminin verilmesi ve bankaların yönetimi ile ilgilenir. İyi bir para akışı müşterilerin daha fazla nakit paraya sahip olmasını ve dolayısıyla harcamayı teşvik etmesini sağlar.
Maliye politikası hükümetin programları ve planlarıyla ilgilidir ve işçiler için giderek artan bir talep yaratarak işsizlik pozisyonunu düşürür. Otomatik mali planlar ekonominin kaybolmasını, işsizlik sigortası gibi, işini kaybeden kişilere rahatlık getirmesini sağlar. Ekonomiyi güçlendirmek için harcayabilecekleri iş ve tüketicilere daha fazla para kazandırmak için vergi indirimleri getiriliyor.
Maliye politikası, ülkenin ekonomik pozisyonu ve fonu maksimum fayda sağlamak için vergilendirme konusundaki ilgili strateji etrafında dönmektedir. Bu, bir kerelik bir olay değil, her yıl ekonominin konumuna ve ihtiyaçlarına uygun olarak değişmeye devam ediyor.
Para politikası, sadece bankalar için olduğu ve paranın etkili bir şekilde dolaşımda bulunduğu gerekçesiyle maliye politikasıyla farklılık göstermektedir. Bu, her yıl talep ve para arzı ile değiştirilir ve kredilere olan faiz oranını etkiler. Bu para politikası, ABD'deki Federal Rezerv Sistemi olarak ulusun kilit bankası aracılığıyla kilit düzenleyicidir.
Mali politika temelde ulusun vergi yapılarını manipüle ederek ekonomiye yön verme girişimidir. Halbuki, para politikası, ulusun veya onun ana bankasının, fon arzı, faiz oranlarını vb. Etkilediği prosedürdür. Her iki prosedürün ana hedefleri, ekonominin gelişmesi ve istikrarıdır.
Para politikasında, merkez bankası yapısında bir değişiklik yapmak için para arzını artırmak veya azaltmak için dört ilke getirmeye çalışmaktadır. Birincil ilke ticari bankaların nakit rezerv oranını değiştirmektir. Bu kısıtlama, bankaları merkez bankasında bir mevduat bulundurmaya zorlamaktadır. Oranın artması, ticari bankaların elindeki fonların yetersiz olması anlamına geliyor ve bu da tüketicilere verilen kredileri zorlaştırıyor.Bu doğrultuda kısa vadeli finansal borçlardaki faiz oranları hesaplanmaktadır. Merkez bankaları ayrıca piyasada para arzını kontrol etmek için devlet tahvilleri alıp satma sürecini de kullanmaktadır. Bunlar maliye politikası ile bir ülkenin para politikası arasındaki temel farklardır.
Özet
1. Mali politika, bir ulus ekonomisinin yönünü verir. Para politikası ulusun para arzını kontrol eder.
2. Mali politika bir ulusun ekonomik konumu ile ilgilidir. Para politikası, bankaların stratejisine odaklanmaktadır.
3. Maliye politikası, ulusun vergilendirme yapısını yönetir. Para Politikası, ülkenin ekonomisini istikrara kavuşturmaya yardımcı olur.
4. Maliye politikası, hükümetin ekonomik programından bahsediyor. Para politikası, ülkenin kilit bankalarının programını belirler.