Osmanlı İmparatorluğu ve Roma İmparatorluğu Arasındaki Fark

Anonim

Giriş

idi. Hem Osmanlı hem Roma İmparatorlukları yeryüzü geniş kesimlerinde gerildi. Osman 1 tarafından kurulan Osmanlı İmparatorluğu, 1299AD ve 1923AD yılları arasında bir dünya gücü iken ilk İmparatoru Augustus olan Roma İmparatorluğu 27 saat ile 476 yıl arasında dünyaya egemen oldu. Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul, Roma İmparatorluğu'nun başkenti Roma'ydı. Osmanlı İmparatorluğunda sadece padişah oğlu yönetici olarak onun yerine geçebilirdi. Öte yandan Roma İmparatorluğu, kimin Caesar'a atanacağını seçen bir senato bulunan bir cumhuriyetti (Potter, 1999).

Osmanlı ve Roma İmparatorlukları Arasındaki Farklar

Osmanlı İmparatorluğu, yalnızca beş buçuk asırda var olan Roma İmparatorluğundan daha uzun sürdü. İki imparatorluk arasındaki farklar da dini, bilimsel, kültürel ve siyasi yapılarına kadar uzanmaktadır. 2000 yıl önce ateşli silahlar bulunmadığından, Osmanlı İmparatorluğu askerleri, Roma askerlerinden daha gelişmiş silahlara sahiptiler.

II. Mehmed gibi Sultanlar bilimsel tartışmalara ve krallıkta eğitim kurumlarının kurulmasına kişisel ilgi duydu. Taki al-Din al-Rasid gibi, matematik ve astronomide en önemli bilim adamlarından bazıları, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki okullardaki bilimleri savunuyordu. II. Mehmed, şahsen Kayışdağı, Kırkçeşme, Hamidiye, Cev'mi-i Şerife ve Taksim su sistemlerinin kurulmasını denetledi (Masters, 2001). Mağlova Kemeri, Kovuk Kemer, Güzelce Kemer, Uzunkemer gibi 33 Sukemeri (su kemerleri) inşaatını finanse etti ve Paşa Kemeri (Masters, 2001). Romalı mühendisler ağırlıklı olarak tonoz, kemer ve su şehirlerinin çoğuna ihtiyaç duyacak su kemeri sistemleri yaratmaya odaklandılar.

Osmanlı İmparatorluğu'nun yanı sıra Roma İmparatorluğu'ndaki kadınların da insanların koruması altında yaşamaları bekleniyordu. Roma İmparatorluğu'nda, tüm kadınların yaşamları kocaları, oğulları veya babaları tarafından dikte edildi. Tanrılara ve tanrıçalara sayısız tapınakta hizmet eden yalnızca yeminli bakire, hayatlarını uygun gördükleri şekilde özgürce yaşamak için özgürdü. Osmanlı İmparatorluğu'ndaki kadınlar ev dışında yaşamlarını sınırlamış olsa da evlerini terk etmelerine izin veren birçok düzenli olaylar yaşanmıştır.

Örneğin, paca günü ve kina gecesi gibi kutlamalarda kadınlar evlerinin önünde nişan ve evlilik hazırlıklarını kutlarlardı (Keating, 2007). Ayşe Hafsa Sultan, Mihrimah Sultan, Hürrem Sultan ve Kösem Sultan gibi kadınlar imparatorluğu yönettikleri zaman 16 999 ve 9999 ve 17999 yılları arasında bir dönem vardı; çünkü imparatorlar ya yetmezdi., ya da azınlıklarında (Keating, 2007).Ünlü Sultana Valideh, Hürrem, gerçekte yabancı yetkililerden aldı ve imparatordan farklı konular üzerinde tavsiyede bulundu, çünkü sadece onun zekasına saygı duyuyordu. Osmanlı İmparatorluğu sadece tek bir devlet dinine ve İslam'a sahipti. Gayrimüslim cemaatler İslam'a geçmeye teşvik edilse de, Hıristiyanlar ve Yahudilere Ömer ibn el-Hattab Antlaşması'na (Masters, 2001) uygun olarak dinlerini icra etmelerine izin verildi. Buna karşılık, Roma İmparatorluğu, Panteon (Potter, 1999) olarak bilinen bir tanrı koleksiyonuna ibadet etmeyi destekledi. Panteon, Mars, Apollo, Plüton, Neptün, Jüpiter, Janus ve Baküs gibi tanrıları içeriyordu; Venus, Minerva ve Proserpine gibi tanrıçalar (Mehta-Jones, 2004).

Köle hem Roma hem de Osmanlı İmparatorluklarının bir parçasıydı. Roma toplumunda köle hakları yoktu. Adaletsizlik cezası uygulanmadan adalet sistemi tarafından kötü muamele görebilir, kötüye kullanılabilir ve hatta ustaları tarafından öldürülebilirler. Osmanlı İmparatorluğunda, savaş esirleri olmadıkça Müslümanlar köle olamazdı. Kölelere tıbbi bakım, sığınma evi, yemek ve giyecek hakkı olan İslami kanunlar da vardı. Köleler de dilediği kişiyle evlenme hakkına sahiplerdi. Sultanlar, fidye almayan savaş esirlerini öldürmenin İslamcı olmadığına ve askeri sermayenin boşa harcanmasına inandı. Bu nedenle, Yeniceri (Yeniçeri) elit rejiminde genç Hristiyan erkek esirlerin hazırlanmasına izin verildi (Masters, 2001). Sonuç Roma ve Osmanlı imparatorlukları farklı bin yıllarda var olmuş ve sınırlarının her biri Asya, Afrika ve Avrupa'ya kadar uzanmıştır. Her iki imparatorluk otoriter yönetime hâkim olsa da, politik, dini ve kültürel yapıları önemli farklılıklara sahiptir.